rüzgar
tutsaktı düşüncelerle dolu hücremde esemiyordu
kaçmak istiyordu çelişkili sorulardan
kaçamıyordu
anlatmak istese
nerden başlanır
nasıl anlatılır
benim gibi, bilmiyordu
sıcak battaniyenin soğuk zeminle buluşmasıydı
rüzgar
fevriydi aldığı tüm kararlarda
öfkeden mi böyle uzaklaşmıştı kendinden
bilmiyordu
yalnız kalmıştı soğuğun karşısında
ürkekti bedeni
nasıl ürkek olabilir ölümsüz bedeni
anlayamıyordu
her duyguyu içinde yaşardı
pek konuşmazdık biz, bilirsin
sımsıcak olurdu yanakları mutluyken
usulca sarılırdı estikçe
anlardım büyük bir derdi var
ayazı soluğumu kestiğinde
göğün maviyle dansıydı
rüzgar
görmeliydin ,muhteşemdi
saat beşe geliyordu
turuncu bir elbise giymişti
Mavi, belinden kavramıştı göğü
gök vurulmuştu güzelliğine
durmadan döndürüyordu dans pistinde maviyi
turuncu narin kumaş sarılıyordu göğe
ve yavaşça yerini bırakıyordu maviye
göğün maviyle dansıydı
rüzgar
sıcak battaniyenin soğuk zeminle buluşması
gözlerimin ardındaki çığlıktı
her duyguyu yaşardı, içinde
ne yaşadığı o bunu istemese de anlaşılırdı
nedense o gece uyuyamamıştım
ama nasıl olduysa
tek kelime etmemiştik gece boyu
sanırım karanlık pek ona göre değildi
Güneş doğarken anladım
ufak bir tebessümdü
rüzgarın Güneş ile uyanışı
ateşböcekleri gibi saat beşi çalarken
usulca
aşkı fısıldadı

