4 Eylül 2018 Salı
başlıksız not
Çok sinir bozucu değil mi? Karşındaki insan anlattığını yanlış anladığında doğrusunu anlatmaya çalışırken aslında onun yanlış anladığı şeyin doğru olup, senin onu gizlemeye çalıştığını düşünmesi?
Pek tabi insanların bir arada yaşamasını bir getirisi olsa dahi hükümet, güvenlik güçleri ve yasalar sence de saçma şeyler değil mi? Benim "özgürlüklerim" başkasının özgürlüğünün başladığı yerde bitmemeli çünkü esas olan, doğru olan benim.
Hayvanları düşünelim. İnsanlar, hayvanları evcilleştirip bastırabiliyor değil mi?
Düşüncem şudur ki bir türü yine aynı türe mensup olan başkası yönlendirebilir fakat o türü sadece ondan daha üstün bir tür sınırlayıp, bastırıp, "yönetebilir". İşte tam bu noktada insandan üstün olarak karşımıza tanrı ve din çıkıyor. Bu da demektir ki (zannımca) yerdiğim kuruluş ve kuralları oluşturan insanlar bu paragrafın başında aktardığım şeyleri düşünüp üstün olan türü yaratmışlar.
Kendi türümüzün çıkarları için oluşturduğu bu kontrol mekanizmaları ile çizilen sınırlar içerisinde yaşamak için beden ömürlerimiz sence de az değil mi?
Önce düşünmeyi öğrenin. Yoksa dayatılan sınırları, sınırları dayatanların verdiği düşüncelerle sorgulamaktan öteye gidemezsiniz.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder